3 OCAK 2019 PERŞEMBE YENİ YILIN İLK PAYLAŞIMINI YAPMAK BUGÜNE KISMET OLDU ...

Yılbaşı yılbaşı dedik o da geldi geçti işte ...Bugün 3 Ocak üstelik perşembe ...

İlk hafta biteyazdı bile...Umarım hepimiz için keyifli huzurlu  bir yılbaşı olmuştur.

Sevdiklerimiz etrafımızda ve sağlıklıysalar zaten hergün yılbaşı hergün bayram aslında...

Ben bu yıl hepimiz için en çok ve en önce sağlık...sağlık...sağlık diledim..

Çünkü hayat bana zamanla öğretti ki gerçekten sağlık herşeyin başı ve herşeyden önemliymiş...

İnsanın sağlığı gücü kuvveti yerindeyse ve sevdiklerinin de sağlığı yerindeyse geri kalan herşey bir şekilde er ya da geç çözülüyor ..hallediliyor...

Biz bu  yılbaşında tüylü ponçik kızımla süslenip püslenip
 misafirlerimizi ağırladık...
Misafirlerimiz sevgili aile büyüklerimizdi..
Onlarla birlikte sağlık içinde bir yılbaşı daha birlikte
 olmak nasip olduğu için şükürler olsun dedim içimden....

Yılbaşı gecesinin olmazsa olmazı tombala da oynadık...
Tombalayı anneannemiz kazandı ve süpriz hediyeyi kaptı...
çocuklar gibi sevindi gözlerinin içi parladı ..

.Yaşlandıkça gerçekten çocuk gibi oluyorlar...
çok şekerler...bakalım biz de mi öyle olucaz...
torunlar arkamızdan böyle mi konuşacaklar acaba...

Bu da bu yılın süprizi...
Kırmız Kedi kitapevinde sıraya girdim 
listeye adımı yazdırdım ve
saatli maarif takvimi sizler için
 kendim için kaptım geldim...

O kadar özlemişim ki..
 Mis gibi de kitap kitap kokuyor..
Her sayfasını büyük bir merakla 
 kelimesi kelimesine okuyorum...
Ve tabii ki sizlerle de paylaşacağım
 resimlerini...
(3 OCAK  yerine  4 OCAK olmuş
 çok özür dilerim..)

Havalarımız da iyice soğudu artık
mesela bugün gündüz 7 derece
 gece 3 derece gibi olucakmış
sağanak yağmur da diyor hava durumu..
Sanırım önümüzde daha da soğuk günler var
 pek sanmıyorum ama İzmir'imize kar bile yağabilirmiş...
hadi bakalım hayırlısı....
Allah evsiz yurtsuzlara yardım etsin böyle soğuk günlerde..
Keşke dünyada ve ülkemizde 1 kişi bile hatta
1 hayvancık bile evsiz yurtsuz ve aç olmasa...
Bir gün böyle bir dünya olur mu ki acaba.
İnsanlık bunu başarabilir mi acaba...keşke... keşke...

Ah sevgili Gülriz Sururi
sessiz sedasız aramızdan ayrılıp Hakka yürümüşsün..

2019 böyle bir haberle üzdü bizi işte maalesef..

Eşi sevgili Engin Cezzar vefat ettikten sonra
verdiği bir röportajda  bakın duygularını nasıl anlatmış:

Ben Engin’in öldüğünü kabul ediyorum ama

ondan ayrıldığımı kabul edemiyorum.

O her yerde benimle beraber...

Yatakta yastığını okşuyorum, onunla dertleşiyorum,

konuşuyorum onunla, bazen gülüyorum bile...”

Gülriz Sururi 26/11/2018

Sanırım kavuşmuşlardır şimdi yine....
Her ikisi de ışıklar içinde dinlensinler...

Son okuduğum kitaptan bir küçük hikayecik

(SÜREYA KUAFÖR SALONU/ŞEBNEM BURCUĞLU)

Bir arap efsanesine göre aslında en başında güllerin hepsi beyazmış...
Ta ki bir gece, bülbül beyaz gülü görüp aşık olana değin.
O zamanlar bülbüller böyle şakımazmış.
Bülbül, güle ansızın aşık olduğunda duyguları öyle şiddetlenmiş ki,
 içinden ilk defa şarkı söylemek gelmiş.
Nihayet aşkını ifade eden bülbül,
 kendini gülün kolları arasına  bırakmış ve
 gülün dikenleri minik yüreğini delip geçmiş.
 Güller de sonsuza dek kırmız renge boyanmış...

Bu arada merak edenler için
kitap şirin mi şirin güzel mi güzel keyifli mi keyifli bir kitap..
Ben çok severek okudum...

Yeni yıl başlarken hepimizin bir miktar motivasyona
 ihtiyacı var diye tahmin ediyorum..
Hadi bakalım yepyeni bir yıla başladık...
Amaçlarımız hedeflerimiz hayallerimiz umutlarımız olsun bol bol
 ve asla vazgeçmeyelim onlardan  ve yolumuzda yürümekten...