Blog Listem

13 Ocak 2023 Cuma

13 OCAK 2023 CUMA...BEN GEÇEN SENE DE OCAK AYINDA BÖYLE DEPRESİFTİM....


Ne güzel 2022 nin son günlerinde düzenli
paylaşım yapmaya başlamıştım ve çok
da keyif alıyordum...Ama aynı geçen yıl da 
olduğu gibi bu yıl da Ocak ayı beraberinde bana
depresif duygular getirdi..
Neden böyle oluyorum ben de bilmiyorum..
Yok ya galiba biliyorum...
Her senenin başında bu yıl da işimizi devam
ettirebilecek miyiz korkusu yaşıyorum...
Enflasyon ve ekonomik kriz nedeniyle
bu korkularım giderek büyüyor ve bende
depresif etkiler yaratıyor..
O kadar ki paylaşım yapmaya bile güç kuvvet bulamadım 
bir süredir...
Bu gün de farklı mıyım hayır...Ama düzelicem inşallah diye
umut ediyorum...
Güzel huzurlu keyifli bir haftasonu dilerim....




GÜNÜN TARİHİ OLAYI

   13/01/1942


II. Dünya Savaşı Sebebi İle Türkiye'de

 "ekmek karnesi" uygulamasına başlandı.



GÜNÜN SÖZÜ

Durmak yok pedal çevirmeye devam....




GÜNÜN YEMEĞİ

                                                     KREMALI MANTARLI TAVUK
                                                                    
                                                        Dün yaptım ama istediğim gibi olmadı...
                                                     Hatamı biliyorum..Mantarın çok su indirdiğini
                                                     hesaba katmadım.Bir sonraki denememde
                                                     daha lezzetli olucak diye ümit ediyorum...






NE İZLİYORUM

THE WALKING DEAD

Millet izledi bitirdi ben yeni başladım.
Eşime izlerken laf atıyordum ne izliyorsun
bu zombileri kan revan içinde diye..
Şimdi ben başından kalkamaz oldum..
tam 11 sezon ...





NE OKUYORUM

Çok yavaş ilerliyor ama bu durum daha çok
benden kaynaklı....

Dinle Lisa, bir hasret romanı. Toprağından, çocukluğundan, gençliğinden, yetişkinliğinden, geleceğinden kovulmuşların iç dünyasında hayat buluyor. Dinle Lisa, elbette bir umut romanı aynı zamanda... Toplumsal ve bireysel hayatın insanı mahkûm ettiği esaretten kurtulma imkânının olmadığı anlarda, hiç umulmayan, dahası, beklenmeyen yerlerden filiz veren, hiçbir öngörüye, plana sığmayan umutların dillendiricisi oluyor. Hasret ve umuttan doğan bir aşk da taçlandırıyor Dinle Lisa’yı... Bir armağan gibi yaşanan, paketinin kurdelelerini acı kırmızı avuçlarımıza bırakan bir aşk.



HOŞÇAKALIN..SAĞLIKLA KALIN

ATATÜRK’ÜN
İÇİMİZİ ISITACAK YILBAŞI HİKAYESi

1936 Yılbaşı akşamı ...
O gece saat 23.00'e kadar Çankaya’da arkadaşlarıyla çalışan Atatürk yeni yılı
karşılamak için yapılan eğlenceye katılmak üzere yola çıkar.
Salon tıklım tıklım doludur.
Nihayet saat 23.00’de bir haber
“Atatürk geliyor”
Atatürk giriş kapısından içeri girer.
Kendisinin paltosunu almak isteyenleri durdurarak vestiyerin olduğu merdivenlerden inmeye başlar.
Birden gözü orada bekleyen
iki inzibat erine takılır.
Onlara dönerek
“Burada ne bekliyorsunuz?”
diye sorar.
ve şaşkınlıktan ne diyeceklerini bilemeyen erlerin cevabını beklemeden
“Anladım, siz de benim gibi buraya davetlisiniz.
Peki neden yukarı çıkmadınız?
Haydi üstünüzdekileri vestiyere bırakın
sizi bekliyorum.
Yukarı birlikte çıkacağız.
Fakat benim yanımdan bir karış bile ayrılmayacaksınız” der.
Erler bu büyük insana ne diyeceklerini bilememenin sıkıntısıyla kendi nazarlarındaki en kıymetli kelimeyle “Emret komutanım “ derler.
Atatürk merdivenlerden
çıkarken, yanına gelmek isteyenler çok olunca erlerin geride kaldığını görerek
“Siz yanıma gelin ve yanımdan hiç ayrılmayın
ikazını yapar.
Salonda oturacağı
masaya geldiklerinde yanındakilere sağ ve solunda oturacak olanların
kaydırılmasını isteyerek erleri sağ ve solundaki koltuklara oturtur.
Dünyanın hiç görmediği ve göremeyeceği muhteşem bir tablodur bu.
Ve bu tabloya dünyanın
işitip işitebileceği en önemli bir mesaj olan şu sözlerle imza atar.
“Ben tüm bu
güzelliklerin, neşenin, coşkunun yolunu açabilmek adına yıllarca siperlerde bu
yiğit Mehmetçik ile mücadele verdim.
Bu zafer her şeyden önce onların eseridir.
Bu durumda, bu kutlamada eğlenmek herkesten önce onların hakkıdır.
Onlar bu
vatanı kurtarırken benim sağ ve sol kolumdu.
Vatan onların varlığıyla yaşayacak
bu yüzden onların bugün de yeri başkomutanlarının sağ ve sol omuz başı
olmalıdır”

Salonda hiç istinasız herkes bu sözler üzerine gözyaşlarını siliyordu.
Aslında, ahde vefa, sevgi, saygı, inanç, koruma, sahip olmanın değil sahip çıkmanın
önemi gibi ne çok anlam ileten bir davranış…

Bunun ardından diğer bir önemli davranış modeli olarak yaverini çağırarak
“amirlerine haber verin.

Bu iki yiğidi bu akşam izinli saysınlar” demesi.
Yani ben yaptım oldu değil.
Silsiledeki hiçbir kişinin vazifesine müdahale edemeyeceğinin iletisi…

İLKNUR GÜNTÜRKÜN KALIPÇI









 

GELECEĞE TEKRAR UMUTLA BAKABİLMEK....

GELECEĞE YİNE UMUTLA BAKABİLMEK AH NE BÜYÜK SAADET.....