Blog Listem

29 Mayıs 2020 Cuma

29 MAYIS 2020 CUMA NORMALLEŞMEDEN ÖNCEKİ SON KARANTİNA...

Bu bayram çok ağladık annemle...
Babamsız ilk bayram çok zor oldu bizim için...
Zaten evlere kapandık kaldık ya o da ayrı bir olay...
Neyse işte ...Hayat ...öyle veya böyle
kendince bayram seyran devam edecek
 gün  gelip de sevdiklerimize kavuşuncaya dek...
Mayıs ayı İzmir de bir anormal bu sene...
Önce 1 hafta cayır cayır yaktı bizi..
Ardından yağmur ve soğuk geliverdi..
Zaten bu yıl hiç bir şey normal değil ki..
Keyifli bir haftasonu dilerim şimdiden...
Hadi hayırlısı mı diyeyim ne diyeyim bilemedim...
Daha önce de demiştim ya tekrar olucak ama
ReisiCumhurum cemaaetle cuma namazı kılmadıkça,
benim normalleşmeye pek niyetim yok...

TARİHTE BUGÜN 29 MAYIS 1453

6 Nisan'dan 29 Mayıs 1453'e kadar süren kuşatma

sonucunda Osmanlı ordusu o zamanki adı

Konstantinopolis olan İstanbul'u fethetti ve

Bizans imparatorluğu sona erdi.

Fetihten sonra İstanbul Osmanlı’nın başkenti olmuştur.  


BİR KİTAP/SIRADAKİ KİTABIM BU..

Olağanüstü bir bürokratın, 

otuz yıl bekledikten sonra

kavuşulan bir köprünün ve

 doğunun töreye teslim

olmuş insanların öyküsü. 


BİR FİLM/FREKANS/

Dün gece seyrettik aslında eski bir film ama

bize yeni kısmet oldu ve çok beğendik...

Zor bulunur bir doğa olayı sonucunda,

New York'ta sıradan bir itfaiyeci bir 

frekans yakalar.

Bu frekans sayesinde içinde bulundukları

tarihin tam otuz yıl sonrasında

yaşayan oğluyla iletişim kurabilmektedir.


EN HAVALI KELİMELER BURADA...

İNGİLİZCESİ DE HEMEN ŞİMDİ...
ABUK SABUK-SAÇMA SAPAN..LAFÜGÜZAF..

DUT/BÜYÜLÜ BİR MEYVA


Doğal bir antibiyotik olan dut,

vitamin ve mineraller açısından

oldukça zengin bir meyvedir.

Beyaz ve siyah renkte olan dut,

kansızlığa, ağız ve diş sağlığı ve

saçlar için de çok yararlıdır.

Canım çok çekti...

BİR TARİH /TUZLU KEK/Bayramda denedim...

Tuzlu kek malzemeleri:
3 yumurta
1 bardak sıvıyağ
1 bardak yoğurt
3 bardak un
1 kase beyaz peynir
1 kabartma tozu
1 tatlı kaşığı tuz
Bir demet dereotu
Yarım demet maydanoz
Bir çay kaşığı nane
Yarım çay kaşığı karabiber
Bir kaşık margarin
2 kaşık susam
Tuzlu kek hazırlanışı:
Sıvıyağ, yoğurt ve yumurtaları çırptıktan sonra un, tuz,
 karabiber, nane ve kabartma tozunu da ekleyip karıştırın.
 İnce ince kıydığınız dereotu ve doğranmış peyniri de ekleyip
peynirleri çok ezmeden karışitırmaya devam edin.

Margarinle yağladığınız kek kalıbına susam serpin.
 Önceden ısıttığınız 170 derecelik fırında
 50-60 dakika kadar pişirin.
 Dinlendirdikten sonra kalıptan çıkarın.
..
HAYAT YOLUNDA YUVARLANIP GİDERKEN
BİLMEK İYİ OLUR DİYE...
VEDA EDERKEN BİR FIKRACIK/BİR HİKAYECİK

Bir üniversitenin kütüphanesinde oğlan kızın masasına yaklaşarak
yavaşça sorar: "Yanınıza oturabilir miyim?"
Kız, yüksek sesle yanıt verir:

"GECEMİ SİZİNLE BERBAT ETMEK İSTEMEM!.."

Kızın sözlerini herkes duymuş, başlarını kaldırmış,
dik dik ayaktaki oğlana bakmaktadırlar... Oğlan çok utanır ve hiçbir şey
diyemeden,şaşkın şaşkın kendi masasına geri döner...

Birkaç dakika sonra kız yerinden sessizce kalkar, oğlanın masasına yaklaşır ve ona yavaşça şöyle der:

"Ben psikoloji öğrencisiyim; demin,şaşıran bir erkeğin nasıl
tepki vereceğini öğrenmek istemiştim; bu arada sizi de herkesin önünde biraz
utandırdım sanırım, özür dilerim!"

Bu kez oğlan onu yüksek sesle yanıtlar:

"BİR GECELİĞİNE 200 DOLAR MI?.. ÇOK PARA!.."

Oğlanın dediklerini de yine herkes duymuştur ve bu kez ayaktaki kıza dik dik bakmaktadırlar ki, oğlan şoka girmek üzere olan kızın kulağına yaklaşıp şöyle fısıldar:


"Ben de hukuk öğrencisiyim: çevreye birini suçluymuş gibi nasıl gösterebilirim öğrenmek istemiştim, özür dilerim!"

21 Mayıs 2020 Perşembe

21 MAYIS 2020 PERŞEMBE SICAK Bİ YANDAN...COVİD/KARANTİNA BİR YANDAN....


AŞIRI SICAK BİR
KARANTİNA OLDU BU DEFA
Ama bayramda inşallah bir miktar
daha serin olucakmış sanırım ve umuyorum...
ŞİMDİDEN MUTLU HUZURLU SAĞLIKLI ve
KEYİFLİ BİR BAYRAM OLMASINI
 DİLİYORUM HEPİMİZE...
Bir sonraki bayramda sevdiklerimizle birlikte
normallerimize azıcık da olsa dönmüş olarak
kutlayabilmek için yürekten duacıyım hepimiz için...
Balkonlarımızdan da olsa bayraklarımızla kutladık
 marşlarla ..gururla.. mutlulukla...
İlelebet kutlamak nasip olsun...
İnsana dua etmek şükretmek için vesileler sunan
manevi günlerin en güzellerinden biri bence..
Bu sene milli bayramımızla çakışması da
ayrı bir güzellik oldu ...
Gönlünüzden geçen dualarınız her daim
 kabul görsün inşallah...
BİR KİTAP/YENİ BAŞLADIM/GÜZEL GİDİYOR...

Sage; yalnız bir kadın, günleri fırında ya da
evli sevgilisiyle kaçamak buluşmalarla geçiyor.
Josef Weber'in kasabaya gelmesiyle birlikte
hayatı değişiyor, artık bir arkadaşı var.
Bir gün Josef, Sage'den bir iyilik istiyor:
Onu öldürmesini.
Devamında karanlık sırrını açıklıyor:
Geçmişinde bir Nazi subayıydı,
Sage'in büyükannesi ise soykırımdan
kurtulan 'şanslı'lardan.
En iyi dostunuzun geçmişinde bir katil
olduğunu bilseniz ne yapardınız?
Affetmenin sınırlarını kim çizer?
İntikam ve adalet birbirinden ne kadar uzakta?

KEYİFLİ BİR NETFLİX DİZİSİ daha ...
 KIZIMLA SEYREDİYORUZ... BEĞENDİK VALLA..

Angeles'ın yoksul bir kenar mallesinde
yaşayan Ruby, Monse, Jamal ve Caser
dörtlüsünün liseye başlamasıyla gelişen
olaylar zincirini anlatıyor.
HAYAT YOLCULUĞUMUZDA
YUVARLANIP GİDERKEN
 İŞTE BELKİ YARDIMI OLUR DİYE
HAVALI BİR TÜRKÇE KELİME DAHA 

Çok memnun olup
teşekkür eder bir halde olmak ve
bu halin uzun süreceği anlamına
gelen deyim.
Sadece tüm yardımın için ne kadar 
müteşekkir
 olduğumu söylemek için aradım.
cümlede de kullandım daha ne yapayım size:))
İŞTE bu da İNGİLİZCE si..,

Hizmette sınır yok bu takvimcik de...
VEDA EDERKEN BİR HİKAYECİK/FIKRACIK...

Fareler, gemilerin en eski çalışanlarıdır. Bazıları geminin omurgası konurken orada bulunan farenin bilmem kaçıncı nesil torunudur. Onlar geminin en küçük detayına kadar her yerini bilirler. Gemi neye dayanır? Onlar bilir. Delik nerede açıldı? Onlar bilir. Kaç kuvvette rüzgâra kirişler dayanır? Onlar bilir. Dalgaların şiddetine gemi dayanır mı? Onlar bilir... Bile bile kemirir...
Ve dolayısıyla geçmişte gemilerde en büyük sorunlardan biri farelerdir... Karadan uzakta kısıtlı erzakla sefere çıkan gemilere dadanan fareler gemicileri zor duruma düşürmektedir.
İngiliz denizciler, gemideki fareleri yok etmek için bir yöntem kullanıyorlarmış... Bir fareyi canlı olarak yakalayıp boş bir tenekeye koyarlarmış. Yakalanan fare burada günlerce aç bırakılırmış. 
Fare iyice aç bırakıldıktan sonra başka bir küçük fareyi bu aç farenin yanına koyarlarmış. Tabiatın kuralı burada işler; büyük ve aç olan fare küçük fareyi yermiş.
İlerleyen günlerde yine aç bırakılan farenin yanına alışıncaya kadar sırayla başka bir fare koyarlarmış.
Her yeni fareyle biraz daha semiren ve kendi ırkını yiyerek yamyamlaşan bu farelere “yamyam fareler” denirmiş. Artık o noktadan sonra gemicilerin payına, gemide serbest bıraktıkları ‘yamyam fare’nin yaptığı katliamı izlemek düşermiş.
Yamyam fareler geminin içine salınarak ırktaşı diğer fareleri ürkütmeden yanlarına kolayca yaklaşır sonra da onları yermiş.
Bu yöntemle uyanık (!) İngilizler yıllarca gemilerdeki fareleri ortadan kaldırmayı başarmış...
Fare genetik özellik olarak insana en yakın hayvandır... İngilizlerin fareleri yok etmek için uyguladıkları bu yöntemi sömürgeci güçler başka ülkelere ve nesillere uyguluyorlar.
Kendi yetiştirdikleri, kendilerine göre eğittikleri ve semirmelerini sağladıkları bazı "yamyam fareler"i kendi uluslarının içine sokarak onları yok etmek ya da zihniyetlerini yok ederek ele geçirmek için kullanıyorlar.
Neymiş hikâyenin özeti; uyanık olup içimizdeki yamyamlara yem olmadan onları bertaraf etmeli...

12 Mayıs 2020 Salı

12 MAYIS 2020 SALI HAFTASONU 4 GÜNLÜK KARANTİNA ÇIKTI KISMETİMİZE YİNE..

HAFTASONU AFRİKA SICAKLARI
geliyormuş...
klimaları erken açıcaz bu yıl galiba
4 günlük karantina da varmış haftasonu...
19 Mayısı 23 Nisan gibi balkonlardan kutlamak 

değişik ve eğlenceli olucak bence...
avm leri de çok erken açtılar ya sanki
hadi neyse ...
Benim kriterim belli..
reisi cumhurum cemaatle birlikte
cuma namazı kılmadan
avm ye falan gitmem ...

                 BUGÜN "12 MAYIS" 

Dünya Hemşireler Günüymüş..

hemşirelerin topluma yaptıkları

katkıları onurlandırmak üzere her yıl

Modern hemşireliğin kurucusu olarak

kabul edilen Florence Nightingale’in

doğum günü olan 12 Mayıs 

tarihinde kutlanıyor.


TARİHTE BUGÜN

12 MAYIS 1820

FLORANCE NIGHTINGALE

İngiliz hastane reformcusu ve
 Kırım savaşı yaralılarına
Selimiye Kışlasında
"Lambalı Kadın" olarak
hizmet veren Florence Nightingale
 Floransa İtalya' da doğdu.
BİR FİLM/

henüz seyretmedim gerçi..

digi de ikide bir gözüme çarpıyor ...

Lucas elmaslı ticaret yapan 

ABD'li bir ticaret adamıdır.

Kaynağı belirsiz olan nadir mavi elmasları  

satmak için Rusya'ya gider. 

Yaptığı anlaşma çökmeye başlarken

Rus bir kafe sahibi Katya ile küçük bir

Sibirya kasabasında yakınlaşır. 


BİR KİTAP/ bayıldım harika..

Bütün hayatlar birbirine çıkar.
Büyük bir şehrin kimi sahile
kimi yokuşa çıkan yolları gibidir ömürler.
Bizi birbirimize düğümleyen yollar,
derken tam da bunu söyler Gavras Bey.
Göçler, idamlar, istifalar, muhtıralar,
öğrenci olayları, uçak kazaları, tanklar,
yanılgılar, fedakârlıklar ve şarkılar içinde
geçen bir yüzyılın Türkiyesi’nde,
bir göçe direnen köklerin, ayrılığın, yoksulluğun,
ölümün, direncin hikâyesini hatırlatıyor Unutursun.



HAYAT YOLUNDA
YUVARLANIP GİDERKEN...

Bu günlerimize çok uygun
  bir söz oldu sanki değil mi...

  •              EH BİRAZ DA TÜRKÇEMİZE HAVA KATALIM...
  •               MEYUS  kelimesini 
  • hiç kullandınız mı bilir misiniz???
  •             " Üzgün Umutsuz, karamsar" demek miş!!!
  •            "" Bir ümidin çıkmaması, insanın ikinci defa
  •                MEYUS  olması demektir.""
  •  gibi havalı bir cümle kurabiliriz artık:))
VEDA EDERKEN BİR HİKAYECİK

Arjantinli ünlü golfçü Robert Vincenzo yine bir ödül kazanmış,
ödülünü alıp kameralara poz vermiş. Ardından klübüne uğramış,
eşyalarını toplayıp otoparktaki arabasının yanına doğru yürümüş.
O sırada yanına bir kadın yaklaşmış. Vincenzo’yu kutladıktan sonra ona
küçük bir bebeği olduğunu, bebeğin çok hastalandığını ve
hastane masraflarını karşılayamadığını onun her gün biraz daha ölüme yaklaştığını
anlatmış bir çırpıda. Kadının anlattıkları Vincenzo’yu çok etkilemiş.
Hemen çek defterini çıkarmış ve turnuvadan kazandığı paranın bir bölümünü yazıp imzalamış.
Çeki kadına uzatmış. O sırada kadına; “Umarım bebeğin iyi günleri için harcarsın”demiş.
Ertesi hafta Vincenzo klüpte öğle yemeğini yerken Golf derneğinin bir üyesi yanına yaklaşmış ve;
Otoparktaki çocuklar, geçen hafta siz turnuvayı kazandığınız gün bir kadının yanınıza yaklaştığını ve  
sizinle konuştuğunu söylediler.”demiş. “Evet” demiş Vincenzo, “Bunun neresi garip?”,
Garip değil tabii ki.” demiş adam, “Ama size bir haberim var.
O kadın bir sahtekarmış. Sizin gibi zengin kişilere yaklaşıp
hasta bir bebeği olduğunu söyleyip para koparırmış. Korkarım sizden de koparmış.”

Vincenzo şaşkınlıkla; “Yani ölümü beklenen bir bebek yok mu?” demiş.
Yok”demiş adam. “İşte bu hafta duyduğum en iyi haber” demiş Vincenzo.

İşte buna bakış açısı diyorum. Parasını kaybettiği için üzüleceğine
ölümü bekleyen bir bebek olmadığına sevinmeK de bir bakış açısıdır.  



4 Mayıs 2020 Pazartesi

4 MAYIS 2020 YENİ AY İNŞALLAH GÜZEL HABERLER GETİRSİN HEPİMİZE

            MAYIS ayı da geldi...

En güzel aydır bence..
artık üşümeyiz ama 
sıcaktan da kavrulmayız...
gerçi evlerde hapis olmaya 
devam şimdilik
inşallah 
herşey yoluna girer 
en kısa zamanda....
şu maske işi epey karışık oldu...
bi öyle bi böyle diyorlar
neyse ki bizim dışımızda 
tüm dünyaya gönderdik bol bol
güle güle kullansınlar bari...


                             1 MAYIS da

 Bu sene bir garip oldu sessiz sakin

zaten pek kutlanacak durumlar da
 yok ki zaten ortada..
neyse işte bari birazcık bilgimiz olsun...
Bazı ülkelerde İşçi Günü,
İşçi Bayramı olarak da bilinen
ve genellikle 1 Mayıs olarak da
anılan Uluslararası İşçi Bayramı,
her yıl Mayıs Günü'nde meydana gelen
uluslararası işçi hareketinin teşvik ettiği
işçi ve işçi sınıflarının bir kutlamasıdır.

eski bir Avrupa bahar festivali. 

Hıdırellez Türk dünyasında kutlanan

mevsimlik bayramlardan biridir.

Hızır ve İlyas'ın yeryüzünde

buluştukları gün olduğu sayılan

Hıdırellez gelenekleri arasında

en yaygın olanı gül ağacı altına

dilek dilemektir.

Hıdrellez gecesi ise Hızır’ın uğradığı

yerlere ve dokunduğu şeylere feyiz

ve bereket getireceğine inanılır. 













                ÇOK KEYİFLİ BİR KİTAP 

Sanırım birçoğunuz okumuştur epey 
listelerde kalmıştı bu kitap bir aralar diye 
hatırlıyorum
gerçek kaderlerinin peşinden koşmak için
eski hayatlarından vazgeçen insanların
hikâyesi...
"Hayatları birbiriyle kesişen dört kadın
aracılığıyla insan ilişkilerine içten bir bakış."  


                       AŞK101 
seyrettik geçenlerde kızımla...



tam çerezlik bir gençlik dizisi
izlerken insan gençleşiyor vallahi
bakalım devamı ne zaman gelecek
gerçi rtük eline geçirirse keser biçer
 bu diziyi8 bölümden 4 bölüme
 indirir vallahi demedi demeyin:)))

İNGİLİŞÇE DEĞİŞİK KELİMELER

Kulağa hoş gelen, bal gibi,
 bal gibi tatlı, tatlı, harika
You have a mellifluous voice-
Ne kadar tatlı (harika) bir sesin var

TARİHTE BUGÜN


 04/05/1997



Türkiye Eurovision şarkı yarışmasında
Şebnem Paker'in seslendirdiği
"Dinle" adlı şarkıyla üçüncü oldu.

Hiç hatırlayamadım ben bu başarımızı 
aklımda Sertap kalmış benim sadece anlaşılan....

               BİR BİLGİ/OH mis gibi de kokar


                                  BİR TARİF

Cevizli tarçınlı kekin
 malzemeleri


3 yumurta

2 su bardağı kadar şeker
3 su bardağı un
1 su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı süt
1 su bardağı kadar ceviz içi
2 tatlı kaşığı tarçın
kabartma tozu


                        Cevizli tarçınlı kekin yapılışı
3 yumurtayı kırıp şekerle birlikte bir karıştırma kabına alın ve bembeyaz olana dek çırpın.
Üzerine önce sütü, sonra sıvı yağı, sonra unu, kabartma tozunu ve tarçını ekleyin. Bu sırada ekleyip her bir seferde iyice karıştırın. Özellikle un ayarında lazım gelirse ekleme yapın.
Kek kalıbını margarin veya sıvı yağ ile yağlayın.
Hazırladığınız hamur karışımını kek kalıbına boşaltın. Cevizleri hamuru hazırlarken kabartma tozundan önce de ekleyebilirsiniz, sonrasında kalıba döktükten sonra bir şerit halinde de dökebilirsiniz.
Önceden ısıttığınız 175 derecelik fırında pişirin.


HAYAT YOLUNDA
 YUVARLANIP GİDERKEN 
işe yarabilecek tavsiyeler...



                       










                 TAKVİM VEDA EDERKEN BİR HİKAYE/BİR FIKRA


Elmalılı biri İtalya’da Fiat fabrikasında çalışan bir işçi...

O zamanki Sovyet lideri Krusçev, resmi bir ziyaret için İtalya’ya gelmiş.
Programda Fiat tesisleri de var. Fabrikanın tezgâhları arasında dolaşırken
  Elmalılıya rastlamış. Herkesin gözü önünde “Vay Elmalılı kardeşim ”
diye sarılıp kucaklaşmış. Orada ayaküstü sohbet etmişler.
Tüm protokol bu dostluktan şaşkın… Konuk gittikten sonra patron,,
Elmalı lıyı çağırıp, Krusçev’i nereden tanıdığını sormuş. 
Hemşehrimiz ‘Hiiiç’ demiş. Ben eskiden komünisttim. 
1 Mayıs kutlamaları için parti beni Moskova’ya göndermişti.
Orada tanışmıştım.
Olay unutulmuş.
Üç beş ay sonra bu kez Amerika Başkanı Nixon gelmiş İtalya’ya.
Yine aynı program ve fabrika ziyareti…
Tezgahların arasında “Vay  Elmalılı  kardeşim … Vay Nixon…” muhabbeti.
İyice meraklanan patron ziyaretten sonra  Elmalılıyı yine çağırtmış.
Soru da cevap da aynı.
Bir ara Amerika’ya göç etmeye kalkıştım.
New York’ta başım polisle belaya girdi.
Bu Nixon o zaman çiçeği burnunda bir avukattı.
Beni o savunmuştu.
Olay bu kadarla kalsa iyi.
İki ay sonra Fransa Başkanı De Gaulle ziyaretinde de
aynı manzara yaşanınca patron Agnelli derin bunalımlara girmiş.
Kendisini tanıyan yok.
Yanında çalışan  Elmalılının uluslararası çevresi var.
- De Gaulle’ü nereden tanıyorsun?
- Nazilere karşı Paris’te yeraltı savaşı yapıyorduk. Özel kuryesiydim.
- Sen herkesi tanır mısın?
- Evet, hemen hemen... Patron iyice hırslanmış.
- Neredeyse Papa da arkadaşım diyeceksin.
  Elmalılı gülmüş.
- Tabii. Yakın arkadaşımdır.
Çıldırma noktasına gelen Agnelli haykırmış:
- İspatla. İspatlayamazsan kovarım...
 Elmalılı.  ,,
- Tamam, bu pazar ayininde Vatikan meydanında olun.
Papa balkondan halkı takdis ederken ben yanında olacağım.
Patron pazarı iple çekmiş.
Vatikan’da Papa’yı bekleyen kalabalığın arasına karışıp
beklemeye başlamış.
Bir süre sonra Papa balkona çıkmış. Yanında  Yine Elmalılı ...
Kalabalığa bakıp, patronunu bulmaya çalışıyor.
O sırada bir kargaşa olmuş. Biri bayılmış. 
Elmalılı. bayılanın kendi patronu olduğunu görünce
Papa’ya “Bana müsaade” deyip meydana koşmuş.
Agnelli yerde yatıyor. Bir iki kişi de ayıltmaya çalışıyor.
 Elmalılı. çevresindekilere,
“Bu benim patronumdur, ne oldu?”
diye sorunca biri cevap vermiş:
- Siz Papa ile balkona çıktığınızda bunun önünde
iki Japon turist vardı.
Japonlardan biri senin patronuna döndü.
“Şu sağdaki bizim  Elmalılı. ama yanındaki kim?”
diye sorunca seninki düşüp bayıldı.

GELECEĞE TEKRAR UMUTLA BAKABİLMEK....

GELECEĞE YİNE UMUTLA BAKABİLMEK AH NE BÜYÜK SAADET.....