Blog Listem

21 Aralık 2020 Pazartesi

21 ARALIK 2020 PAZARTESİ KIŞIN İLK GÜNÜNDEN MERHABA ...





Bu gün kış başlıyor kuzey yarımkürede..
Sağlıkla huzurla geçsin baharlara kavuşalım inşallah hepbirlikte....
3 Gün önce de geçen yıl kaybettiğimiz babamın vefat yıldönümüydü...
Acımızı paylaşan arkadaşlardan birinin yazdıkları 
hissedip de kelimelere dökemediklerimin  tam karşılığı olmuş...
Gördüm ki zaman ilaç olup da  insanın acısını  azaltamıyormuş 
  sadece bu şekilde yaşamaya alıştırıp öğretiyormuş   insana
 kalbinde duyduğu hiç bitmeyen bir sızı eksiklik duygusuyla birlikte...








Yeni başladım..
Geçen yıl yılbaşında kayınvalidem 
hediye etmişti sağolsun.
Şu anda Kırmızı Oda dizisinde de 
bazı bölümleri
senaryolaştırılmış sanırım.
Keyif alarak okuyorum...






Geçenlerde eşimden zerdeçal almasını rica etmiştim
 fakat o bana zencefil almış gelmiş.
Ben de kurabiye yapayım bari dedim ...
  

Yapımı için malzemeler

  • 1 bardak eritilmiş tereyağı
  • 6 yemek kaşığı şeker
  • 1 paket kabartma tozu
  • Alabildiğince un
  • 1 yemek kaşığı zencefil
  • 2 yemek kaşığı ceviz içi
  • 1 tane yumurtanın 

    Zencefilli kurabiye tarifi Nasıl yapılır?

    Kabın içine eritilmiş tereyağı, şeker ve 

    Hamurdan parçalar koparıp elinizle inceltin.

    170 derecelik fırında 15 dakika pişirin.

  •  Kalıpla şekillendirip tereyağı ile yağlanmış

  •  fırın kabına dizin. Üstüne yumurtanın akını 

  • sürüp cevizle süsleyin.

  • yarım bardak suyu koyun. Zencefille karıştırın.

  •  Kabartma tozu ve unu yavaş yavaş ilave edip 

  • yumuşak bir hamur elde edin. 30 dakika dinlendirin.





                                    Dün gece seyrettim Netflix de..
                                  İki oyuncu da sevdiğim beğendiğim oyuncular..
                                  Film tam bana göre duygusal romantik bir filmdi..
                                 Bir kış gecesi için ideal bir film bence ... 






"Beğendim-Paylaştım"




İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK GİYİNMİŞ DERİZ YA BAZEN 

İŞTE BU DEYİŞİN HİKAYESİNİ BULDUM BEN..


SAĞLIKLA KALIN ...


Keçiboynuzu çekirdeği doğada ağırlığı değişemeyen bir tohumdur.

 

Tohumlu bitkilerden yalnız keçiboynuzu uzun süre suda bekletildikten sonra filiz verebilir.Bu,hem çok kuruduğu ve meyvesinden çıktıktan sonra son ve sabit ağırlığını aldığı için hem de içine su alması ihtimalinin çok az ve çok uzun (bilgi yelpazesi.net) süreye bağlı olduğu içindir.

 

Bu sebeple Araplar,Selçuklular,Osmanlılar dönemlerinde ağırlık ölçüsü olarak kullanılmıştır.

 

Dört tanesi bir dirhem eder.

 

Dirhem 3 gr. ağırlığa eş kabul edilir.

 

Satıcı, iki dirhemlik bir şey satarken (sekiz çekirdek) deyip,buda benim ikramım olsun derse,müşterinin saygın ve itibarlı olduğunu gösterirmiş.

 

Çok şık ve gösterişli giyinen kişilere ‘’iki dirhem bir çekirdek ‘’ denmesinin kökü buymuş


Keçiboynuzunun, Yunanca adı keration,İngilizcede carob,Arapçada kırrıt tır.

 

Keçiboynuzunun tohumu yıllarca elmas ölçmek için kullanılmış.

 

Elmaslar,keçiboynuzu tohumları ile tartılıp satılırmış.

 

Bu nedenle keçiboynuzu,kırat veya karat dediğimiz ölçü birimine isim babalığı yapmış.

 






 

8 Aralık 2020 Salı

8 ARALIK 2020 SERİN ve YAĞIŞLI BİR SALI GÜNÜNDEN MERHABA...




Ha bugün Ha yarın yazarım
ederim paylaşırım derken derken
bir bakıyorum günler haftalar
geçmiş hatta ay değişmiş...
Yeni yıla yaklaştığımız şu pandemi
günlerinde lütfen ama lütfen sağlığınızı
koruyun kurallara uyun..
 Yeni yılda bitsin artık bu virüs de
hepimiz normal hayatlarımıza dönelim
 sağlıkla esenlikle inşallah...





 


ROMANTİK

 DUYGUSAL HOŞ BİR FİLMDİ...

Film Rhonda Byrne’nin çok satan kitabı 
The Secret: Dare to Dream^’dan uyarlanmıştır. 
Geçinebilmek için mücadele eden Miranda Wells
 pozitif düşünme felsefesine bağlı bir yabancıyla tanışır. 
Üç çocuğunu büyütürken, erkek arkadaşı Tucker (Jerry O’Connell) 
Miranda’ya (Katie Holmes) pek yardımcı olmaz.
 Miranda’nın hayatına beklemediği bir anda gizemli bir adam,
 Bray (Josh Lucas) girer. Bray ailenin ruhunu yeniden canlandırır,
 fakat aynı Bray Miranda’dan gizli, 
her şeyi değiştirecek önemli bir sır saklamaktadır.
NETFLİX de seyrettim ...










HARİKA BİR KİTAP

Şu pandemi günlerinde aldı götürdü beni
eski günlere eski zamanlara...

Morsalkım bütün cepheyi sarmış, 
üç katı aşıp çatıya kadar tırmanmış,
 salkım salkım çiçekli dallar damdan aşağı sarkıyor.
 Ardındaki boydan boya balkonları, 
o balkonlara açılan geniş pencereleri düşünüyor. 
Kimler var içerde? Gidenler, kalanlar…
 Çocuklar büyümüştür, gençler çoluk çocuğa karışmıştır,
 kim bilir nerelerdeler. Umut? Hatırlanması yasak bölge. 
Her hatırladığında yasak bölgenin dikenli tellerinin içini kanattığı,
 acıyı bastırabilmek için hemen uzaklaştığı suç ve günah coğrafyası.”
Bir ülke, bir şehir, bir semt ve bir ev: 
Yolun sonundaki mor salkımlı ev. 
Ülkenin yüz yıllık tarihinin kader zincirini kırmak mümkün mü?











Ne güzel bir tavsiye değil mi....





DİYETTE OLMASAYDIM HEMENCECİK YAPAR YERDİM VALLA...

MALZEMELER

1 dilim rendelenmiş balkabağı

1 su bardağı toz şeker

4 adet yumurta

1 su bardağı sıvı yağ

1 su bardağı yoğurt

1 paket vanilya

1 paket kabartma tozu

Bir tutam tarçın

1 adet limonun rendelenmiş kabuğu

1 kahve fincanı iri kıyılmış ceviz

İki buçuk su bardağı un

YAPILIŞI

Toz şeker ve yumurtayı kar haline gelene dek çırpın. Sıvı yağ ekleyip karıştırın. Yoğurt ilave edip, karıştırın. Vanilya, kabartma tozu, tarçın, limon kabuğu, balkabağı ve ceviz ekleyin. Azar azar un ilave edip karıştırın. Karışımı yağlanmış kek kalıbına döküp, önceden ısıtılmış 180 derece fırında yaklaşık 30 dakika pişirin. Pişip pişmediğini kontrol etmek için keke bıçak batırın. Bıçağın ucu temiz çıkıyorsa pişmiş demektir. Dilerseniz üzerine balkabağı reçeli gezdirip servis yapın.




ŞİMDİLİK HOŞÇA VE SAĞLIKLA KALIN...


Akrep Hikayesi

 Hintli bir adam suyun içinde zar zor ilerlemeye çalışıyormuş. Bu sırada yanına bir akrep yanaşmış. Adam akrebi kurtarmak istemiş ve parmağını ona doğru uzatmış. Fakat akrep adamın bu hamlesinden sonra adamı sokmuş. Hintli adam bu duruma çok şaşırmış fakat yine de tekrardan parmağını akrebe doğru uzatmış. Akrep tekrar adamın parmağını sokmuş.

 Bu olayı gören başka bir adam kendisini sürekli sokan bu akrebi kurtarmaktan vazgeçmesi gerektiğini söylemiş. Hintli adam buna şu şekilde cevap vermiş:

 -Akreplerin doğasında sokmak vardır. Fakat ben insanım. İnsanın doğasında ise sevmek vardır. Akrebin doğasında sokmak var diye kendi doğamda olan sevmekten mi vazgeçeyim?








20 Kasım 2020 Cuma

20 KASIM 2020 HAYIRLI HUZURLU BİR CUMA OLSUN HEPİMİZE İNŞALLAH....

Depremden sonra yazasım edesim gelmedi bir süre..
Kızım da geçenlerde banyoda bayılıp düştü başını yardı.
Dikişlerini dün aldırdık..
Ödümüz patladı ..Bir güm sesiyle uyandık ki ...
Onu öyle yerde baygın kanlarla görünce ben de bayıldım gittim...
Hemen tomografi çektirdik tahlillerini yaptırdık.
Çok şükür Rabbim onu bize bağışladı ..
Çok kötü sonuçları olabilirdi bu bayılmanın...
Aklıma geldikçe deliriyorum...
Verilmiş sadakamız varmış...
Rabbim düşmanımı bile evlat acısıyla sınamasın...
Neyse işte böyle bir şeyi de yaşayacağımız varmış...
Şimdiden güzel bir haftasonu olmasını diliyorum hepimize...


Özellikle savaş ve yoksulluğun hüküm sürdüğü
 coğrafyalarda yaşam mücadelesi veren çocukları 
korumak ve koşullarını iyileştirmek için 
20 Kasım 1989 tarihinde 
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu
"Çocuk Haklarına Dair Sözleşme"yi 
imzalamış ve o tarihten bugüne
 20 Kasım "Dünya Çocuk Hakları Günü" olarak kutlanmaktadır.
Keşke dünyadaki tüm çocuklar bu haklara GERÇEKTEN sahip olabilselerdi..


Vakalar çok arttı...
Hergün yakın çevremden de covid haberleri 
geliyor maalesef artık...
Maske kadar kolay bir önlemi bile
 kullanmayı beceremiyoruz kızıyorum ve üzülüyorum...
Bu yasaklar da çözüm olmayacak maalesef bence ...
Bu kadar artmadan daha ciddi önlemler alınsaydı
 işimiz bu kadar zor olmayacaktı bence... 


Acı reçeteler acı ilaçlar 
yine biz sade vatandaşa kaldı anlaşılan...
Neyse napalım boşuna dememişler
"halklar hakettikleri gibi yönetilirler" diye


Minicik bir hikaye ile hoşçakalın sağlıkla ve sevgiyle kalın...

Bugün “Yeni bir bilgi” öğrendim.

3 nokta nın hikayesi:

Eskiden asker mektupları okuma bilen biri tarafından sesli olarak okunurmuş ve hane halkı birlikte dinlermiş. Asker sevdiğine yazacaklarını herkesin duyacağını bildiği için yazamazmış sadece 3 nokta koyarmış.
Nostaljik ve çok hüzünlü geldi bana.


Artık 3 nokta:
Boğazda düğümlenen sözcüklerdir.

Hissedilen ve bir türlü yazilamayandir.

Beklide
Gizli bir Ahh tır.

 

2 Kasım 2020 Pazartesi

2 KASIM 2020 PAZARTESİ...ÇOK ÜZGÜNÜM.. #İZMİRDEPREMİ.. 30 EKİM 2020 SAAT:14.51 6.9 ŞİDDETİNDE SEFERİHİSAR AÇIKLARINDA


ÇOK ÜZGÜNÜM..ÇOK KORKTUK...

ALLAHTAN KAYIPLARIMIZA RAHMET GERİDE KALAN CANLARINA SABIR

YARALILARIMIZA ACİL ŞİFALAR DİLİYORUM🙏






BEN VE TÜM AİLEM, YAKINLARIM BU BÜYÜK FELAKETİ YARASIZ BERESİZ HASARSIZ

ATLATTIK AMA

BİZİM KADAR ŞANSLI OLAMAYAN EVLATLARA CANLARA  YÜREĞİMİZ YANIYOR...

ALLAH HEPİMİZİ BÖYLE FELAKETLERDEN KORUSUN🙏

 

28 Ekim 2020 Çarşamba

28 EKİM 2020 ÇARŞAMBA TAM BİR SONBAHAR HAVASI VAR BUGÜN...

Bu hafta annemin kontrolleri sebebiyle
 pazartesinden beri hastane ve dr larla geçti..
Maskeleri gözlükleri eldivenleri takıp 
kolonyamızı alıp mecburen gittik...
Kan değerleri yine düşünce 
dr. kolonoskopi ve endoskopi istedi..
Canım sıkıldı valla ...Zor tetkikler bunlar..
İnşallah hayırlı haberler alabiliriz...
Bugün ameliyattan sonra gözünün 
iyiye gittiğini öğrendik şükür ki...
Göz Dr .unu beklerken bir baktım 
dizi davul gibi şişmiş.. Hiç de söylemiyor bana..
Neymiş beni çok yoruyormuş
 Dr.Dr. gezdiriyormuş diye üzülüyormuş...
Kıyamam ben ona çocuk gibi oldu yeminlen...
Şimdi de o dize bir dr. bulmalıyım...
Yaşlanmasalar ve yaşlanmasak iyi olucak
 ama hayat işte yapacak bir şey yok...
Allah beterinden korusun
 dermansız dert vermesin de...
Onlar nasıl bize baktılar 
şimdi de sıra bize geldi...
Haftanın geri kalanı 
 sağlıkla güzellikle geçsin İnşallah...







 
Mevlid Kandili ya da Veladet Kandili, 
İslam dininin peygamberi olan
Muhammed bin Abdullah'ın 
doğum gecesi ve aynı zamanda
 hicri rebiülevvel ayının on ikinci gecesidir. 
Hayırlara vesile olsun inşallah
 tüm dualarınız kabul görsün bu kutsal gecede...



CUMHURİYETİMİZİN 97. YILI..
Ne ümitlerle ne zorluklarla ilan edildi 
ve bizlere.. gençlere emanet edildi
bu değerli Cumhuriyet...
Ama bazen bugüne baktığımda..
 Bazı haberlere baktığımda..
 Bazı olaylara, söylemlere, 
gelişmelere baktığımda
 bu değerli  emaneti geliştirip yüceltip 
yeteri kadar koruyamadığımızı
 düşünüyorum ve çok üzülüyorum...
Cumhuriyet Bayramımız Kutlu olsun...






Bein connect de
 yeni bir dizi başladı bu hafta
"The Undoing"
Ben kitabını okuyorum..
Kitabın ismi "Bilmeliydin"
Diziye başlayamadım henüz..
Yağmurlu havalarda şu zorlu günlerde 
iyi kafa dağıtacak oyalayacak
 bir gerilim diye düşünüyorum...


İşte bu da o dizinin kitabı...


Kadınların kendilerini kandırma yöntemlerinden
 dehşete düşen Grace
 aynı zamanda erkeklerin 
onlara ne demeye çalıştıklarını
 gerçekten duymaları için kadınları uyardığı, 
Bilmeliydin isimli kitabın da yazarıdır.
 Ancak kitap yayınlanmasına haftalar kala
 kendi hayatında derin bir çatlak oluşur:
 feci bir ölüm, kayıp bir koca ve 
Grace’in tanıdığını zannettiği adamın yerine
 birbiri ardına gelen korkunç ifşalar zinciri. 
Herkesçe bilinen bir felaketten habersiz olan ve
 kendi tavsiyelerine kulak asmadığı için 
dehşete düşen Grace, 
kendisi ve çocuğu için bir hayatı parçalamak 
ve yeni bir hayat kurmak zorundadır.


"


Bu kış zorlu geçecek sanırım 
maske mesafe sabun kolonyaya devam...
Bu kışı şu bela virüse yakalanmadan atlatırsak
 mucize gerçekten de...





Veda ederken daha önce paylaştıysam eğer
özür dileyerek çok sevdiğim küçük bir hikayeyi paylaşıyorum...



Sağlıkla ve sevgiyle kalın...

Bir veteriner olarak Belker isimli, 10 yaşındaki İrlanda cinsi bir kurt köpeğini muayene için çağrılmıştım.
Köpeğin sahipleri Ron, eşi Lisa, ve küçük oğulları Shane olmak üzere köpeklerine çok bağlılardı, ve bir mucize umuyorlardı.
Belker’i muayene ettim ve kanser sebebiyle ölmek üzere olduğu teşhisini koydum. Aileye Belker için yapacak bir şey kalmadığını ve izinlerine istinaden evde uyutarak ötenazi uygulamayı teklif ettim.
Gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra aile 6 yaşındaki oğulları Shane’in de uygulamayı görmesinin iyi olacağını söyledi. Shane’in bu tecrübeden bir şeyler öğrenebileceğini düşünüyorlardı.
Ertesi gün yine boğazımdaki o tanıdık düğümlenme ve aile ile köpeğin etrafında toplandık. Küçük çocuk köpeğini son bir defa severek “Hoşçakal” derken o kadar sakindi ki, ne olup bittiğini anlamadığını düşündüm.
Birkaç dakika içinde Belker sessiz bir şekilde hayata veda etmişti.
Küçük çocuk ilginç bir şekilde Belker’in gidişini herhangi bir zorluk yaşamadan kabul etmişti.
Belker’e veda ettikten sonra aile ile oturmuş “köpeklerin neden insanlardan daha az yaşadığını” sorgularken küçük çocuk aniden “ben sebebini biliyorum” dedi. “İnsanlar iyi olmayı, doğru bir hayat yaşamayı ve herkesi sevmeyi öğrenmek için doğar ve yaşarlar değil mi?”
Küçük çocuk konuşmasına şaşkın bakışlarımız arasında devam etti “Köpekler zaten bunların tümünü bildikleri ve uyguladıkları için bizim kadar uzun kalmalarına gerek yok ki!”
Küçük çocuğun konuşması üzerine düşünmeye başladım ...
Basit yaşa
Koşulsuz sev
Derinden hisset
İyilikle ve içten konuş
Eğer köpekler birer öğretmen olsalardı bize neler öğretirlerdi?
Sevdiklerin eve geldiklerinde mutlaka koş ve karşıla
Hiçbir eğlence ve mutlu olma fırsatını kaçırma
Yüzüne vuran rüzgâr ve temiz havanın keyfini delicesine çıkar
Kısa uykulara dal
Kalkmadan önce germe hareketleri yap
Her fırsatta koş, zıpla ve oyna
İlgiden sıkılma ve insanların sana dokunmasına izin ver
Küçük bir havlama yeterli ise sakın ısırma
Sıcak günlerde küçük bir mola verip sırt üstü çimlere uzanmayı unutma
Çok sıcak günlerde bolca su iç ve gölgeye sığınmayı unutma
Mutlu olduğunda tüm vücudunla dans et
Küçücük yürüyüşlerin bile keyfini çıkar
Sadakatli ol
Asla olmadığın birisi gibi hareket etme
Eğer istediğin şey derinde gömülü ise onu bulana kadar pes etme ve kaz
Eğer birisi üzgünse sessizce yanına otur ve kibarca destek ol ....
Alıntı

10 NİSAN 2025 PERŞEMBE GÜNEŞLİ VE SERİN BİR BAHAR GÜNÜ

Uzun zamandır  içimden birşey paylaşmak gelmedi.. Ülkemizde yaşanan demokrasi adına utanç verici ve üzücü gelişmeler nedeniyle nefes alamadı...